Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Mısır'ı ziyaret etti. Ziyaret kapsamında ilk önce Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile bir araya gelen Bakan Fidan daha sonra Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdelatty ile bir görüşme gerçekleştirdi.

İki bakan görüşme sonrası ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Bakan Fidan’ın konuşmasından satır başları şu şekilde: 

“Bölgemiz çok kritik bir dönemden geçerken Mısır’ı ziyaret ediyoruz. Bugün ziyaretime Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi tarafından kabul edilerek başladık. Uzun bir görüşme oldu. Sayın Sisi, ikili ilişkiler ve bölgeye ilişkin vizyonunu ifade etti.  

Cumhurbaşkanlarımız liderliğinde Türkiye-Mısır ilişkileri son 3-4 yıldır çok ileri noktaları gitti. Sadece ikili ilişkiler değil, savunma sanayiinden teknolojiye, teknolojiden ticarete kadar bir ilerleme sağlamakla kalmadık aynı zamanda bölgesel konulara yönelik görüş ve stratejilerimizi yakınlaştırmış ve bu sorunlara ilişkin beraber çözüm bulmada ortak hareket etme imkanı sağlamıştır.  

2025 yılında diplomatik ilişkilerimizin 100. yılını kutluyoruz. 100 yıllık diplomatik mirasımızı ortak akıl ve karşılıklı saygı temelinde daha da ilerletmeye kararlıyız.  

İlişkilerimizin kurumsal yapısını ilerletmek için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi mekanizmasının ilk toplantısı geçtiğimiz yıl Ankara’da yapılmıştı. Bugün bu mekanizmanın takibi için kurduğumuz Ortak Planlama Grubuna yönelik hazırlıkları gözden geçirme imkanımız oldu. Mısırla ekonomik ve ticari ilişkilerimiz ise güçlenmeye devam ediyor. Ticaret hacmimiz 2024 yılında yaklaşık 9 milyar dolara ulaştı. Hedefimiz ise 15 milyar dolar seviyesine ulaşmak.  

Son yıllarda hayata geçirilen altyapı projeleri ve reformlar, Mısır’ı kalkınma açısından önemli bir modele dönüştürdü. Türkiye olarak bu başarıyı yürekten kutluyor ve iş birliğimizin bölgesel barış ve refah ortamını daha da güçlendireceğine olan inancımızı yineliyoruz.  

Bugünkü görüşmelerimizin odağında ikili ilişkilerimize ilaveten Gazze konusu vardı. Mevkidaşımla Gazzelilerin korunması ve insani yardımların engelsiz bir biçimde ulaştırılması ve kalıcı ateşkesin sağlanması konusunda atılabilecek adımları ele aldık.  

Mısır, Katar ve ABD’nin birlikte yürüttüğü arabuluculuk çabalarını takdirle karşılıyoruz ancak tüm bu çabalara karşı İsrail’in ateşkes girişimlerini ısrarla sabote ettiğini de görüyoruz.  

İsrail’in faşist, militarist ve fundamentalist bir zihniyetle yönetildiğini artık bütün dünya biliyor. Yapılması gereken uluslararası toplumun bir araya gelmesi ve Netanyahu rejimine karşı adaleti ve insanlığı sağlamasıdır.  

Bugün Filistin davası küresel düzeyde çok güçlü bir konuma gelmiştir. Özellikle batı dünyasında Filistin’i destekleyen kamuoyları hükümetleri üzerinde daha fazla baskı kurmaya başlamıştır. Artık İsrail’in yanında durmanın bedelini ve vicdani ağırlığını kimse taşımak istemiyor.  

Son dönemde Filistin’i tanıyan ülkelerin sayısındaki artış, uluslararası toplum nezdinde yarattığımız farkındalığın bir sonucudur. Bu gelişmeyi son derece kıymetli ve umut verici buluyoruz.   

Netanyahu hükümeti yeni bir adım atarak Gazze’yi tamamen işgal etme niyetini açıkladı. Biz bu planı sonuna kadar reddediyoruz. Söz konusu plan İsrail’in yayılmacı ve soykırımcı politikasının yeni bir aşamasıdır. Bu adım karşısında İslam dünyası olarak tam bir dayanışma içerisinde hareket etmeli ve uluslararası toplumu harekete geçirmeliyiz.  

Bu anlayışla İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Dönem Başkanı sıfatıyla teşkilatı toplantıya çağırmaya karar verdik.  

İsrail’in soykırımcı politikalarına karşı uluslararası hukuku ve insani değerleri en güçlü şekilde savunacağız. Filistin, Filistinlilerindir. Filistinlileri kendi topraklarından çıkarılmasını hedefleyen çaba yok hükmündedir ve yok olmaya mahkumdur.  

Gazze’ye insani yardımların ulaştırılması hayati önem taşımaktadır. Gazze’ye bu zaman kadar 102 bin ton insani yardım gönderdik. Yardımın ulaştırılması için birlikte hareket ettiğimiz Mısır’a yakın iş birliğinden dolayı teşekkür ediyorum.  

Görüşmemizde ayrıca bölgesel konuları da ele aldık. Libya, Sudan, Somali, Suriye ve Lübnan dosyalarını da etraflıca görüşme imkanımız oldu. Buradaki görüşlerimiz de büyük ölçüde örtüşüyor."

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdelatty'nin konuşması ise şu şekilde:

"İsrail’in yaptığı bütün ihlalleri ve Suriye sınırına yönelik ihlalleri konusunda da Türkiye ile aynı duruşu paylaşıyoruz. Bu hukuki olmayan ve sorumsuz ihlallerin derhal durdurulması gerektiğini ifade ettik.  

Libya meselesi de müzakerelerimizin önemli bir kısmında yer aldı. Libya’da kalıcı bir istikrarın sağlanmasının önemini vurguladık. Orada devlet kurumlarının bir araya gelerek birleştirilmesi ve görevlerini tam şekilde yapılması gerekenlerin düzenlenmesini ve oradaki bölünmüşlere yönelik her türlü adımın durdurulması gerektiğini ifade ettim.  

Ayrıca cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiği ile yabancı ve paralı askerlerin bir an önce oradan ayrılmadı gerektiğini vurguladım. Bu konuda da mutabık kaldık.  

Sudan’da olanları da ele aldık. Buradaki sorunlar Türkiye ve Mısır için önemli mesele. Burada acil ateşkesin sağlanması konusunda mutabık kaldık.  

Bölgesel diğer hususları da ele aldık. Lübnan’daki son durumu da görüştük ve kalıcı bir ateşkes sağlanmasının önemine değindim. İsrail’in Lübnan’daki beş bölgeyi işgalinin de durdurulması gerektiğini ifade ettim.   

Daha önce anlaştığımız üzere bütün krizlerin siyasi çözüm ile sona varılmasının önemini vurguladık. Siyaset ve diplomasinin çözemeyeceği bir ihtilaf yoktur.  

Bugün müzakerelerimizde bu gelişmeleri ele alırken bölge ve dünyadaki son gelişmeleri de görüştük. Burada koordinasyon ve iş birliğinin önemini vurguladık."